Çocuğun hırsızlık yaptığını gören ya da öğrenen anne, baba ve öğretmen başkalarına teşhir etmeden, olayı kimseye duyurmadan onunla konuşmalı, yaptığı hareketin kötü olduğuna ve böyle bir hareketi yapmaması gerektiğine onu inandırmalıdır. Ona helal ve haram kavramlarını ve helal kazancın yüceliğini kavratmalıdır. Ayrıca neden hırsızlık yaptığını öğrenmeye çalışmalıdır.
Hırsızlık Yapan Öğrencim İçin Ne Yapabilirim?
Hırsızlık, kendine ait olmayan bir şeyi alıp onu sahiplenmektir. Küçük yaştaki çocuklarda mülkiyet kavramı olmadığından hoşlarına giden veya ihtiyaç duydukları eşyayı düşünmeden kullanmaya ve onlara sahip olmaya çalışırlar. Bu nedenle beş-altı yaşlarına kadar çocuklarda “çalmak” diye bir kavram algısı yoktur.
Çocuklarda görülen hırsızlık nedenleri genellikle şunlardır:
- Arkadaşlarında olan ve kendisinin ihtiyaç duyduğu, hoşuna giden eşyalara sahip olma arzusu
Çocuk dilediğini elde etme arzusunu uzun zaman erteleme yeteneğine sahip değildir. Ayrıca birçok şeye aynı anda sahip olmak ister. Kendi imkânlarının üstünde bir hayat yaşamak ister. Bunun için de uyarılara ve gelecek olan cezalandırmalara rağmen kendinde olmayan şeyleri çalmaya kalkışabilir. İzinsiz alınan eşyanın küçük ya da büyük oluşu önemli değildir. Ebeveyn, “başkalarının eşyalarını toplu iğne kadar küçük ve önemsiz görünen bir şey bile olsa” almamak gerektiği konusunu çocuğa öğretebilmelidir.
- Arkadaşları arasında olduğundan daha üstün, daha değerli görünme arzusu
Çocuk eksiklerini ve kendine olan güvensizliklerini, iyi yaşamak, güzel eşyalara sahip olmakla da gidermeye çalışır. Eğer kendinde yoksa bu eşyalara hırsızlık yaparak sahip olmak ister. Hatta güven duygusu geliştirememiş çocukların, arkadaşlarına armağanlar verebilmek ve cömertlikleriyle dostlar kazanabilmek için hırsızlık yaptıkları gözlenmektedir.
- Aşağılık duygusunu telafi etme ve bir şey yapabildiğini ispatlama arzusu
Bazı alanlarda kendini eksik hisseden, aşağılık duygusuna sahip olan çocukların, başarılı bir iş yaptığını gösterebilmek, becerikli olduğunu ispat edebilmek için hırsızlık yaptıkları görülebilmektedir.
- İntikam alma ve zarar verme arzusu
Çocuk düşman olduğu, kin duyduğu kişiye zarar vermek, onu çok sevdiği bir şeyden mahrum etmek ve böylece ondan intikam almak için o kişiye ait kendince değerli gördüğü şeyleri çalabilir.
- Mülkiyet fikrinin, hak bilincinin ve ahlak duygusunun gelişmemiş olması
Eğer çocuğa, başkalarının sahip olduğu şeyleri kullanma hakkının yalnızca kendilerine ait olduğu, onlara dokunulamayacağı ve zarar verilemeyeceği anlatılamamışsa, mülkiyet fikri ve hak bilinci kazandırılamamışsa; çocukta ahlak duygusunun geliştirilemediği, dolayısıyla hırsızlık yapma davranışının bundan kaynaklandığı düşünülebilir.
- Arkadaşlarının etkisi
Eğer çocuğun arkadaşları hırsızlık yapıyorsa o da onların etkisinde kalarak hırsızlık yapabilir, onlarla beraber hırsızlık olaylarına katılabilir. Ancak daha önceki başlıklarda değinildiği gibi, huzursuz bir aile ortamında yaşayan, sevgi ve güven eksikliği olan çocuklar arkadaş (grup) etkisine daha açıktırlar.
- Heyecan verici deneyimler yaşama arzusu
Daha çok gençlerde ve çete gruplarında görülen ve genel olarak gruplar halinde yapılan bu tür hırsızlıklarda, heyecan verici deneyimler yaşama ve üstünlük elde etme duygusu esas faktördür.
- Alışkanlık ve bir tür hastalık (kleptomani) haline geldiği için
Bazı kimseler –ki bu, çocuklarda ve gençlerde de görülmektedir– hırsızlığa o derece alışmışlardır ki, bunlar kendilerini hırsızlıktan alıkoyamazlar, içten gelen bir kuvvet tarafından hırsızlığa zorlanırlar. Yani çalmak için çalarlar. Böyle kişiler hiçbir şeye ihtiyaçları olmasa da, çaldıkları çok küçük bir şey de olsa, çalmadan duramazlar. Bu artık onlarda hastalık halini almıştır. Onların nazarında çalınan eşyanın gerçek değeri önemli değildir, önemli olan hırsızlık yapmaktır.
📌Çocuğun hırsızlık yapmaması ya da hırsızlık yapmışsa tekrarlamaması için alınması gereken tedbirleri şöyle sıralayabiliriz:
✓Çocuğa daha okula başlamadan önce, bir şeye sahip olmanın anlamını ve başkalarına ait olan şeylerin alınmayacağını öğretmek gerekir. Bunun için de çocuğun eşyalarını, ondan izin alarak başkalarına vermeli, kardeşi de olsa onun izni olmadan ona ait şeyler başkalarına verilmemelidir. Böylece çocukta, başkalarına ait eşyaların sahibinin izni olmadan alınamayacağı, bunun doğru bir hareket olmadığı fikri oluşacak, mülkiyete saygı duygusu gelişecek ve bu ahlaki bir özellik olarak onda yer edecektir.
✓ Çocukların ihtiyaçları asgari de olsa zamanında karşılanmalıdır. Öğretmenlerin çocuklardan almalarını istedikleri araç ve gereçler mümkün mertebe temin edilmelidir. Öğretmen bu konuda dikkatli gözlem yapıp ihtiyaçları karşılanmayan öğrencilerle ilgili zamanında anne babayla iletişime geçmelidir. Aksi takdirde çocuk arkadaşları arasında mahcup duruma düşmemek için bunları hırsızlık yaparak temin etmeyi düşünebilir. Aynı şekilde çocuğa yetecek kadar harçlık vermeye de çalışılmalıdır.
✓ İlkokul sıralarında, özellikle birinci ve ikinci sınıflarda çocukların gözleri birbirlerinin eşyalarında, kalem ve silgilerinde kalır ve çocuk izinsiz olarak arkadaşlarının kalemini veya başka bir eşyasını eve getirebilir. Anne babasına da, bunları ya parasıyla aldığını ya bulduğunu ya arkadaşından ödünç aldığını ya da değiş-tokuş ettiklerini söyler. Bu durumlarda, anne baba konunun üzerinde hassasiyetle durmalı ve çocuğun aldığı eşyayı arkadaşına geri vermesini sağlamalıdır. Ayrıca bu tür bir hareketi tekrar yapmaması, kendi malzemelerini kullanması gerektiği tembih edilmeli ve gücü yettiği oranda aynı veya benzer kalem ve silgilerden çocuğuna almalıdır. Bu konuda öğretmene de bilgi verilmelidir.
✓ Ahlaklı, dürüst arkadaşlar edinmelerine yardımcı olunmalıdır. Anne ve baba, aile içerisinde başkalarının haklarına saygı gösteren ve başkalarına ait olan şeyleri izinsiz almayarak çocuklarına iyi örnek olan ebeveynler olmanın yanında, çocuklarının iyi ahlaklı, dürüst arkadaşlar edinmelerine yardımcı olmalı ve arkadaşlarının iyi yönlerini övmelidir. Kötü yönlerine ise, çocuğun kendi kendisine bulabileceği şekilde dikkati çekebilmelidir.
✓ Çocuğun hırsızlık yaptığını gören ya da öğrenen anne, baba ve öğretmen başkalarına teşhir etmeden, olayı kimseye duyurmadan onunla konuşmalı, yaptığı hareketin kötü olduğuna ve böyle bir hareketi yapmaması gerektiğine onu inandırmalıdır. Ona helal ve haram kavramlarını ve helal kazancın yüceliğini kavratmalıdır. Ayrıca neden hırsızlık yaptığını öğrenmeye çalışmalıdır. Bunun için de çocuğun ne çaldığı, kimden çaldığı, çaldığı şeyi ne yaptığı ya da ne yapmayı tasarladığı önemlidir. Böylece nedenler bulunup hatalar giderildiği takdirde, hırsızlık da ortadan kalkacaktır.
✓ Hırsızlık alışkanlık haline gelmiş ve kleptomani şeklini almışsa, bu durumda yapılması gereken, çocuğu bir psikoloğa götürmektir. Çünkü bu aşamada çok yönlü inceleme ve tedbirleri kapsayan bir uzman yardımına ihtiyaç var demektir.
Prof. Dr. Hüseyin Peker (Bu yazı yazarın “Zor Çocuk Yoktur” adlı kitabından alınmıştır.)