shutterstock_1737486737-141220211252.png

Ergenlik Dönemi

  • 19.11.2021
  • 2 dakika
  • 659 Okunma
  • 0 Yorum

Yapılan çalışmalar gösteriyor ki çocukluk yıllarında duygularını özgürce yaşayamayan kişilerin ergenlik dönemi daha buhranlı oluyor.

Ergenlik Dönemi

Ergenlik Dönemi, İnsan Davranışlarının En Acemi Olduğu Dönemdir

Ergen, yetişkin bedeninin içerisinde çocuksu ruha sahip insandır…

Anne babalar, genellikle ergen çocuklarının görünüşlerine aldanıp onlardan yetişkin davranışları beklerken, onların çocuksu yanları ile karşılaştıklarında hayal kırıklığı yaşarlar…

Ergen, bir eşyası için kardeşi ile kavga edebilir… Burnu akınca silmeyi unutabilir…

Anne babalar ergen çocuklarının bu hallerine gerilmek yerine, onların ne kadar yardıma ihtiyacı olduğunu görmelidir…

Görünüş olarak çıtı pıtı bir hanımefendi, boylu poslu bir delikanlı da olsa o ne yetişkindir, ne çocuk…

Ergenin En Güçlü İhtiyacı Bağımsızlıktır

Ergenlik dönemi dünyayı tanıma ve keşfetme dönemidir.

Ergen için her yeni durum gerçekten yenidir, heyecan vericidir…

Bundandır ki ergen cesurdur…

Babasından arabayı ister, “ben de sürebilirim” diye düşünür; cesurdur… Yüksek yerlere çıkar, kuş gibi uçarak aşağı ineceğine inanır; cesurdur… Hıza cesurdur… kavgaya cesur…

Fakat bu sınırsız özgürlük arzusu, yanıltıcıdır… Bundandır ki, ergen çocuğu olan anne babalar kaygıya yatkındır…

Kaygı, tepkiyi ve çatışmayı doğurur… Ergenin cesur yanı, kaliteli iletişim ve kararlılıkla dengelenmelidir…

Ergenlik Bir Problem Dönemi Değil, Çocukluk Dönemi Problemlerinin Dışa Vurumudur

Yapılan çalışmalar gösteriyor ki çocukluk yıllarında duygularını özgürce yaşayamayan kişilerin ergenlik dönemi daha buhranlı oluyor.

Ergenin yaşadığı sorun, ergenlik dönemine hastır, geçmiş dönemlerin birikintisidir… Ve çocuk, bu birikintiyi, öfke ve kızgınlıkla... heyecan ve tepkisellikle dışa vurur… Bu sayede, iç temizliğini gerçekleştirir…

Bundandır ki ergenlik döneminde karşılaşılan sorunları baskı altına almak yerine, serbest bırakıp dışa vurmasını kolaylaştırmak gerekir…

Baskı altında geçen çocukluk, ergenlik döneminde anormal davranışlara sebep olur…

Ebeveynin bir türlü gülmeyen yüzü… aşağılayıcı bakışları… tedirgin edici sözleri… yıllar sonra ergenin gülmeyen yüzüne, aşağılayıcı bakışlarına ve tedirgin edici sözlerine dönüşür…

Birçok ergenin küçük kardeşlerine yönelik acımasız tutumu, geçmiş dönemde o ergenin anne babasının kendisine yönelen davranışlarının aynısıdır.

Bu yüzdendir ki ebeveynler, “çocuk işte… unutur gider” diye düşünmemeli… Her ekilen tohumun, ergenlikte biçileceği hatırdan çıkarılmamalıdır…

Ergenin En Büyük İhtiyacı Aidiyet İçinde Özgürlüktür

Ergen ne özgürlüğünden taviz verir, ne de bağsız yaşamak ister… Bağlanmışlığın içinde özgürlüktür, ergenin kişiliğini geliştiren duygu…

Çocuk, kendini ebeveyninin yanında emniyette hissettikçe bağını kuvvetlendirir… Değersiz hissettikçe içten içe bir kopuş yaşar…

Ailesi ile bağı arttıkça, özgürlük ihtiyacının sınırlarını kendi çizmeye başlar… Ailesi ile bağları zayıfladıkça, özgürlük arzusu sınır tanımaz bir hal alır…

Bundandır ki ebeveynler, ergen çocuklarının sınırlarını yasaklarla değil, çocuklarıyla kuracakları aile bağlarının kalitesi ile oluşturmaya gayret etmelidir. 

Pedagog Adem Güneş (Bu yazı, yazarın “Ergenlik Döneminde 100 Temel Kural” adlı kitabından alınmıştır.)

İndirilebilir Kaynaklar